Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

daha büyük

  • 1 daha büyük

    1. bigger (adv.) 2. greater (adv.)

    Turkish-English dictionary > daha büyük

  • 2 daha\ büyük

    бо́льший

    Türkçe-rusça sözlük > daha\ büyük

  • 3 daha büyük bir bot kiralamak istiyorum

    I'd like to rent a larger boat.

    Turkish-English dictionary > daha büyük bir bot kiralamak istiyorum

  • 4 daha büyük bir oda gösterir misiniz

    Would you please show me a larger room

    Turkish-English dictionary > daha büyük bir oda gösterir misiniz

  • 5 daha büyük bir şeyleriniz var mı

    Do you have anything larger

    Turkish-English dictionary > daha büyük bir şeyleriniz var mı

  • 6 daha büyük boyu var mı

    Do you have a larger one, Is it available in a bigger size

    Turkish-English dictionary > daha büyük boyu var mı

  • 7 daha büyük koz oynamak

    v. overtrump

    Turkish-English dictionary > daha büyük koz oynamak

  • 8 daha\ büyük\ olmak

    перераста́ть

    Türkçe-rusça sözlük > daha\ büyük\ olmak

  • 9 den çok daha büyük

    much grater than

    Turkish-English dictionary > den çok daha büyük

  • 10 den daha büyük

    greater than

    Turkish-English dictionary > den daha büyük

  • 11 daha

    1.
    1) ещё, пока́ ещё, до сих пор; всё ещё

    daha bir saat olmadı — [пока́] ещё не прошло́ и ча́са

    2) ещё, бо́лее (в добавление)

    daha az — ме́ньше

    daha az kıymette — ме́нее це́нное

    daha az konuşur oldu — он стал ещё молчали́вее

    daha çabuk — ещё быстре́е

    daha çok — [ещё] бо́льше

    daha doğrusu — точне́е, верне́е

    daha erken — а) ещё ра́но; б) ра́ньше

    daha fazla — ещё бо́льше

    daha görüşürüz — ещё уви́димся

    daha iyi — а) ещё лу́чше; б) лу́чший; бо́лее хоро́ший

    daha iyi kalite — лу́чшего ка́чества, лу́чшее ка́чество

    daha kolay — [ещё] ле́гче

    daha küçüğü yok mu? — а поме́ньше нет?

    daha sonra — по́зже, в дальне́йшем

    daha yavaş — [ещё] ме́дленнее

    daha zor — [ещё] трудне́е

    bir daha — а) ещё раз; б) при отриц. глаголах бо́льше, впредь

    oraya bir daha git — сходи́ туда́ ещё раз

    birdaha yapma — бо́льше не де́лай так

    bir saat daha beklemeli — ну́жно подожда́ть ещё час

    biraz dahaverin — да́йте ещё немно́го

    bu ondan daha büyük — а) э́тот [ещё] бо́льше того́; б) э́тот ста́рше того́

    ne kadar daha — ско́лько ещё

    2.
    мат. плюс

    daha daha? — ну-ну?, что ещё?

    dahaiyi ya! — тем лу́чше!

    dahaneler — ещё что!; ну что ещё!; невозмо́жно!; не мо́жет быть!

    Büyük Türk-Rus Sözlük > daha

  • 12 بزرگتر

    daha büyük

    Farsça-Türkçe sözlük > بزرگتر

  • 13 больше

    daha büyük; daha fazla; artık,
    bir daha
    * * *
    1) прил. (сравн. ст. от большой) (daha) büyük
    2) нареч. (сравн. ст. от много) (daha) çok, (daha) fazla

    в три ра́за бо́льше — üç kat / misli fazla

    поучи́ть в пять раз бо́льше — beş katını / mislini almak

    бо́льше всего́ — en çok

    бо́льше всего́ он люби́л музыку — en sevdiği (şey) müzikti

    бо́льше, чем нужно — gereğinden / lüzumundan fazla

    у него́ бо́льше о́пыта, чем у тебя́ — onun tecrübesi seninkinden geniştir

    я люби́л его́ бо́льше, чем родно́го бра́та — onu kardeşimden çok severdim

    но и ты сде́лал не бо́льше — ama daha fazlasını sen de yapmadın

    бо́льше ничего́ сде́лать нельзя́ — başkaca bir şey yapılamaz

    3) нареч. (в отриц. предложениях) artık; (bir) daha

    так бо́льше продолжа́ться не мо́жет — bu, böyle süremez

    э́то всё, бо́льше я ничего́ не зна́ю — hepsi o kadar, başka bir bildiğim yoktur

    бо́льше об э́том не говори́лось — bundan bir daha söz edilmedi

    бо́льше я ему́ не ве́рю — ona artık inanmaz oldum

    де́ло бо́льше не те́рпит отлага́тельств — işin artık gecikmeye tahammülü yoktur

    мне бо́льше ничего́ не на́до — başka şey istemem

    я не нае́лся. Бо́льше нет? — doymadım. Daha yok mu?

    бо́льше не бу́ду! — bir daha yapmam!

    4) нареч. aşkın, çok, fazla

    бо́льше то́нны — bir tonun üstünde, bir tandan çok / fazla

    бо́льше двух часо́в — iki saati aşkın, iki saatten fazla

    прошло́ не бо́льше двух часо́в — iki saat ancak geçti

    ему́ бо́льше сорока́ (лет) — (yaşı) kırkı aşkındır

    на вид ей не бо́льше двадцати́ (лет) — yirmisinde ancak görünüyor

    э́та кни́га сто́ит не бо́льше рубля́ — bu kitap ancak bir ruble eder

    5) (преимущественно, главным образом) daha çok
    ••

    ... тем бо́льше у тебя́ ша́нсов оста́ться —... kalma şansın da o denli yüksektir

    скажу́ бо́льше,... — dahasını söyleyeyim,...

    он ещё бо́льше побледне́л — daha beter sarardı

    бо́льше он ни на что не годи́тся — başka işe yaramaz o

    чита́я письмо́, он всё бо́льше удивля́лся — mektubu okudukça hayreti büyüyordu

    э́то бо́льше, чем изме́на — ihanetten de öte bir şeydir bu

    бо́льше того́,... — üstelik

    Русско-турецкий словарь > больше

  • 14 больший

    daha büyük
    * * *
    сравн. ст. от большой daha büyük; daha fazlası

    бо́льшая часть пассажи́ров — yolcuların çoğu

    тре́бовать бо́льшего — fazlasını istemek

    бо́льшего от него́ ждать не прихо́дится — ondan daha çoğu beklenemez

    ••

    бо́льшей ча́стью, по бо́льшей ча́сти — çoğu

    Русско-турецкий словарь > больший

  • 15 major

    daha büyük, daha önemli, büyük, resit; büyük önerme; (üniversitede) ana dal, esas dal; majör; binbasi

    English to Turkish dictionary > major

  • 16 старше

    он ста́рше тебя́ по во́зрасту — yaşça senden büyüktür

    она́ не ста́рше тридцати́ лет — kadın otuzunu aşkın değildir

    де́ти (в во́зрасте) ста́рше десяти́ лет — on yaşından büyük çocuklar

    ли́ца в во́зрасте семи́десяти лет и ста́рше — yetmiş yaşında ve daha yaşlı kimseler

    Русско-турецкий словарь > старше

  • 17 μεγαλύτερος

    daha büyük, daha yüce

    Ελληνικό – Τουρκικό Λεξικό > μεγαλύτερος

  • 18 do you have a larger one

    daha büyük boyu var mı

    English-Turkish dictionary > do you have a larger one

  • 19 do you have anything larger

    daha büyük bir şeyleriniz var mı

    English-Turkish dictionary > do you have anything larger

  • 20 i'd like to rent a larger boat

    daha büyük bir bot kiralamak istiyorum.

    English-Turkish dictionary > i'd like to rent a larger boat

См. также в других словарях:

  • büyük boy — sf. Normal ölçülerden daha büyük Bir ana dans sırasında, büyük boy duvar aynalarından birini gösterdi. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyük — sf., ğü 1) Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı Büyük ağaçların altında, gazinoya doğru gidiyoruz. Y. Z. Ortaç 2) Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram) Büyük bir cevap sıkıntısı geçirdikten sonra itiraf etti …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyük terim — is., man. Kapsamı daha geniş olan son uç önermesinin yüklemi görevini taşıyan terim …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deveden büyük fil var — herhangi bir konuda söz sahibi olanlardan daha büyük, daha yetkili birinin bulunabileceğini anlatmak için kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • özrü kabahatinden büyük — bir suç veya kabahat için özür dilerken daha büyük suç işleyen kimseler için söylenen bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Adem Büyük —  Adem Büyük Spielerinformationen Geburtstag 30. August 1987 Geburtsort Hopa, Türkei Größe 177 cm Position Stürmer …   Deutsch Wikipedia

  • kavak da nar bitermi? sularsan daha iyi biter — olmayacak bir işi, bir büyük veya amiri dediği için kabullenmek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • EHYEB — Daha heybetli, daha büyük …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • EKBER — Daha büyük, en büyük …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSM-İ TAFDİL — Renge, şekil ve vasfa dâir (ef al) vezninde olan mutlak ve uzuv noksanlığına delâlet etmemek üzere mukâyeseli üstünlük ifâde eden sıfatlardır. Daha büyük, en büyük, daha küçük, en küçük, en güzel, daha güzel gibi mânâlara gelir. (Kebir… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • A'ZAM — Çok büyük. En büyük. Daha büyük …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»